Bazen bedeninizde yalnız değilmişsiniz gibi hissettiğiniz oluyor mu?
Hayır mı? O zaman iyi günler dilerim, devam etmenize gerek yok 😊
Evet cevabı verenler için paylaşmak istediğim şeyler var.
Bazı parazit varlıklar, üç harfli değil bunlar bayağı yedi harfli parazit, henüz bedenlenme deneyimini yönetebilecek kadar tekamül etmemiş olduklarından süreçlerinin tamamlanmasını beklerken biz bedenli varlıkları çok merak ederler…
Hele ki perdesi ince bir insan bulduklarında, geçebilecek bir aralık bulduklarında bu fırsatı kaçırmazlar. Bu biraz dünyanın parasını verip aldığınız rujunuzun çocuğunuz tarafından “merakla” alıp yüzüne gözüne sürmesi, kırması, boşa harcaması gibi.
Bu parazitler bedende uzun zaman geçirdiklerinde tıpkı “Evde Tek Başına” filmindeki gibi mümkün olduğunca ortalığı dağıtıp, maksimum deneyimi almaya çalışırlar nasılsa sorumluluk onlarda değil, dağıt gitsin! Bu arada tecrübe kazanıp güçlenirler, semirirler… Seslerini size duyurabilmeye de başlarlar, iç ses sanırsınız…
Bakın, bu bedenleri almak için annemizi, babamızı ayarladık. Tanışmaları, evlenmeleri, gebelik, bir sürü eş zamanlılık organize edildi. Bir sürü plan yapıldı ve bedenimize kavuştuk. Ne bu beden deneyimini heba edebiliriz ne de henüz bu yetkinlikte olmayan bir varlığı eğleyebiliriz. Bu meraklı arkadaşları bedenimizden uzak tutmamız lazım. Bilmediğimiz şeyden korkmak yüklenmiş bize, bunun hem iyi hem de kötü yanları var.
İsra Suresi 70. Ayet: “Andolsun ki, biz insanoğlunu şerefli kıldık; onları karada ve denizde taşıdık; onlara güzel rızıklar verdik ve onları yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık.”
Korkacak bir şey yok. Bu benim bedenim, burada istenmiyorsun, diyebilirsiniz. Ayıp olmaz, merak etmeyin.
Karşılaştığım iki parazit vakasından bahsedeyim.
İlkinde, yine perdesi ince bir kişi, benim de katılımcı olduğum bir spiritüel çalışmada, kollarını gökyüzüne açmış masmavi göğü kucaklayıp topraklanırken açtığı kollarından içeri bir parazit girdiğini fark ettiğini söyledi. İçine sıkıntı veriyordu, varlığını hissediyordu. Çalışmayı yöneten kişi müdahale etti. Reiki bilenler müdahale etti. Yedi Reiki uygulayıcısı yedi çakrayı korudu ama parazit tutunmuş, biraz elini bırakır gibi oluyor ama güzel yapıştırmış kendini. Aklıma Reiki’deki psişik cerrahi tekniğini uygulamak geldi. (Aklınıza gelen her fikrin Baş Melek Cebrail Planından olduğunu biliyor muydunuz?) Diğer Reiki uygulayıcılarına bana Reiki vererek güçlendirmelerini söyledim, direkt kendimin daha güçlü versiyonu ile elimi kalp çakrasına soktum. Paraziti yakalayıp dışarı çektim. Maruz kalan kişi de bana yardım ediyor dışarı itiyordu. Büyük bir sülük gibi koluma dolandı, çıktı arkadaş. Camdan dışarı savurup fırlattım.
İkincisinde ise çakra dengeleme çalışması yapacağız, bir arkadaşım ile. Yalnız bir tuhaflık var mimiklerinde hiç gözlerini kırpmıyor. Aklımda (!) nefes terapisi yapmak var ama sanki psikiyatri de görse iyi olur gibi. Nefes terapisinde ilk 15 dakika güçlü güçlü nefes alınarak bedene Chi bombardımanı yapılır. İkinci 15 dakikada da danışan derin gevşemeye geçer. Ben bu aşamada Reiki ya da Bioenerji ile dengelemeye devam ediyorum. Enteresan olan tepe çakrasından enerji almıyor rahatça. Bu normal değil. Bildiğim en büyük koruma olan Ayetel Kürsi okudum. Derin gevşemede olması gereken arkadaşım birden gözlerini açtı bana bir şey oluyor diye diye tepeden ayak altına doğru bir hareket hissetti ve ayak altından parazit dışarı doğru bıraktı kendini. Bu aşamada tutup çekmek gerek. Bu parazit o kadar semirmiş ki resmen fiziksel bir ağırlığı vardı. Koca bir çuval gibi kucaklayıp camdan dışarı attım. Arkadaşımın mimikleri normale döndü. Bunu görmeyi beklemiyordum. Bu sebeple olduğu anlamamıştım öncesinde. Sonraki günleri bayağı rahat geçmiş.
Şimdi böyle ormanda kamp yaparken, yüzüme el feneri tutup ürkünç hikayeler anlatmış olmak istemem. Öncelikle ürkünç olmadığı konusunda anlaşalım. Sonra da ne yapmak lazım onu anlatayım.
Eğer bedeninizde yalnız olmadığınızdan şüpheleniyorsanız, kas testi ile kontrol ediniz:
Ayağa kalkın, bedeninizi gevşetin, gözlerinizi kapayın ki odağınız güçlensin. Hücrelerimizin bilinçli hafızasına erişim yolu kast testi. Kendi duyacağınız seste. Ben X diye adınızı söyleyerek başlayın. Bedeniniz öne geriye doğru salınmalı. Evet cevabında beden öne doğru çekilir, hayır cevabında ise geriye doğru. İsminize evet diye yanıt geldiyse harika. Hayır diye de gelebilir. Gelip iyice sahiplenmiş olabilir sizinki. Bedenimde bana ait olmayan enerjiler var, deyin. “Hayır” cevabı şahane. “Evet” ise negatif mi, pozitif mi ona bakın. “Bedenimde bana ait olmayan negatif enerjiler var.” “Bedenimde bana ait olmayan pozitif enerjiler var” İçeride olmaması gereken bir şey tespit ettiyseniz. Bunu silmeye izinliyim, deyin. İzinlisiniz de bazen ikincil çıkarımlar silme isteğinizin önüne geçebiliyor. Onu yakalamak gerekiyor burada. İkincil çıkarıma yüklediğiniz anlam ile silmek istediniz enerjiyi birbirinden ayırmanız gerek. Silmek istediğiniz enerjiye, seni şimdi görüyorum. Seni içeri aldığım için kendimden özür dilerim. Sana içeri giriş izni vermiyorum. Seni şimdi tüm zaman, boyut ve mekanlardan, tüm akaşik kayıtlarımdan, genetik kodlarımdan ışıkla yıkayarak siliyorum, sil, sil, sil!” Teşekkür edin ve hala kimse var mı diye kontrol edin “bedenimde bana ait olmayan negatif enerjiler var”. Şimdi hayır cevabı gelmeli. Bu benim evrenin neresinde olursanız olun görüntülü arama ile yapabileceğim bir şey. Yardıma ihtiyacınız varsa, beni aramaktan çekinmeyin.
Bedeninizde yalnızsanız ve öyle kalmak istiyorsanız, koruma yapın. Koruma sembolleri, Reiki sembolleri, dualar (bildiğim en güçlüsü Ayetel Kürsi) Ben iki elin parmakları kadar teknik kullanıyorum ama yüzlerce elin parmakları kadar teknik var. Farklı tekniklerde de koruma yolları vardır. Bunları da öğrenebilirsiniz.
O küçük yaramazlara, bu ne samimiyet, diyerek müsaade etmeyebilirsiniz.
Bir yanıt yazın